Akıllı ofislerle hayat çok daha kolay

Ofislerde değişim rüzgarları esiyor. Sanal kişisel asistanlardan mikro öğrenmeye, ofisler giderek daha akıllı mekanlara dönüşmeye başladı.

Artık çalışırken daha konforlu ve verimli olmamızı sağlayacak yeni bir çağa giriyoruz. Nesnelerin interneti ve artan dijitalleşme süreçleri sadece biz çalışanlar için değil, kurumların rekabet avantajı sağlamaları için de önemli fırsatlar sunuyor. Üstelik bu değişimde sadece teknoloji de başrolde değil, ofisleri daha akıllı hale getiren yenilikler arasında bakış açılarının da önemli bir rolü var.

1. Ortam bilgileri 

Yapay zeka; büyük teknoloji şirketlerinin kullanıcı davranışlarını takip etmelerini, bu davranışları kayıt altına almalarını ve bir sonraki hamleyi tahmin ederek süreci yönetmelerini sağlıyor. Aynı durum artık ofisler için de geçerli olmaya başladı. Ofisteki aktivitelerimize ve tercihlerimize dair bilgilerin belirli algoritmalarla toplanıp işlenmesiyle bu bilgiler kişiselleştiriliyor ve bizim için proaktif destek sunulabiliyor. Çalışma arkadaşlarımız arasında iletişimi ve iş birliğini artırarak verim sağlayan “ortam bilgileri / ambient information”, ortamların tercihlerimize ve alışkanlıklarımıza göre tepki verebilmelerine zemin hazırlarken, bizlerin de bu memnuniyetini artırmış oluyor.

2. Kapsayıcı teknolojiler

Artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik gibi teknolojiler genellikle oyun ve eğlence sektörlerinin bir parçası olarak gelişiyor; ancak yakında günlük işleyişe de dahil olabilirler. Bu teknolojiler sayesinde kapsamlı mesleki eğitimler almak, dünyanın farklı noktalarında gerçekleştirilen konferanslara katılmak ve sunumların kapsamını PowerPoint slaytlarından çıkarıp bir toplantı odasının tamamına yaymak mümkün olabilir. Bu da pek çoğumuzun gözünde büyüttüğü sunum anlarını çok daha keyifli ve etkileyici kılacaktır.

3.Yol göstericiler

Bir teknoloji şirketi tarafından yakın zamanda kullanıma sunulan yol gösterici uygulamalar sayesinde ofiste aradığımız kişileri ve gitmemiz gereken alanları bulmamız da kolaylaşıyor. Dijital kat planları ve mobil uygulama ile çalışan teknoloji ile toplantı odalarına giden yolları, müsait toplantı odalarını ve iş arkadaşlarımızın nerede olduklarını artık görebiliyoruz.

4. Sanal asistanlar

Farklı markaların sesli komut sistemli cihazlarıyla hayatımıza giren kişisel asistanlar, bir süre sonra ofislerin de vazgeçilmez parçaları olacak.

5. Uygulama geliştirmek için kod yazmaya gerek yok

Şirketlerin yazılım ihtiyaçlarının öznel olması ve sık sık değişmesi nedeniyle ortaya çıkan zaman kaybını gidermek ve maliyetleri en aza indirmek üzere “citizen developer” kavramı ortaya çıktı. Bu kişiler; Word, Excel, Outlook gibi ofis uygulamalarını kullanabilseler de kod yazmayı bilmiyorlar. Ancak bulut ortamında gerçekleştirilen ve kod yazma bilgisi gerektirmeyen platformlar sayesinde istenilen işlemleri kolayca gerçekleştirilebiliyor.